Kesrete düşünce, benim tecellîm,
Sana teslîm-oldu ayağım, elim;
Aklıma gelmezdi, hiçbir emelim,

Ne gamlar çekersin, bu dertli başım?
Zehire karıştı, yediğim aşım;
(Şefkat-eyle!) diye, Sen […]

Her tecellî, evvelinden,
Târîf-eder kul dilinden;
Hâkim kendi, Muhtâr kendi,
Ne gelir insan […]

Meftûn-oldun bu dünyâya, bir misâfirhânedir,
Nice bağlar, nice bahçe… sonucu vîrânedir;
Yakasını tutturmıyan, […]

Bu dünyâ bir konak imiş,
Muvakkat bir durak imiş;
Her gelenler konar, göçer,

Gam gider, hicran gelir,
Âşık ol, Rahman gelir;
Eğer hidâyet-etse,
Ölüye derman gelir.

Bakarsa güle güle,
Koku verilir […]

Güvenilmez, zâlim nefse uyan,
İdrâk etmez, o takılır her yana;
Gaflet derler, uyuşturur, […]

Ayıplar örtücü, Settârül’uyûb!
Günah affedici, Gaffârüzzünûb!
Bildim, istemezsin, yarattığın kul,
Merhametsizlere, olmasın mahcup.

Nasıl çağıralım âhı?
Âşık eyliyen Allahı?
Bizlere mekân-eyledi,
Yanarak bakar göz-şâhı.

Seyreyleriz […]

Ey Tanrım! senin aşkın,
Uzakken, etti yakın;
Kime gönül verirsem,
Diyorsun: Candan sakın!

Sen sadık olacaksın,
Ebedî kalacaksın;
Benlik bâkî kalırsa,
Sararıp solacaksın.

Anla: O […]

Kanadım kırıldı, uçamaz-oldum,
İki kollarımı, açamaz-oldum;
Bu aşkın elinden kaçamaz-oldum,
Kurtulamaz-oldum, aşkın-elinden.

Kulakları duymaz, der isem: Aman!
Çekerim […]