Ayık gel sen gönlüm, ayık!
Deyim sana, neler, lâyık…
Uyuyana kapalıdır,
Gam çekersen, […]

Karanfil oymak oymak…
Olur mu sana doymak…
Cihan, olmuş bir ışık,
Lâyık mıdır […]

Sensin Cihânın Güzeli,
Halkeyleyenin Halîli;
Âlemlerin över dili;
Şefkat-eyle sen âleme.

Mâneviyyetin […]

Açıldı bâdisabâhım,
Lûtfeyledi o Allahım;
Her yüzlerden güneş doğdu,
Bakan gözlerde bir şâhım.

Bilmiyorum ne oldum…
Kendimi sende buldum;
Terahhum-eyle bana,
Sende sarardım, soldum.

Gözünde […]

Senden başka yoktur, bizlere sâhip.
Neye tutulursak, ediyor tâkip;
Bilenler biliyor, bilmiyen bilmez,

Aklını kaybeden, arayıp bulmaz,
Vîran gönüllerde, mel’anet olmaz;
Sakın meyil verme, ehli dünyâya,

Âşıkların gönlü, tamam Beytullah;
İçinde oturur, Hazreti Allah;
Bilmiyenler taşlar, onlar hoş görür,

Ne güzel, beşik, sallanır…
İçinde yatan, ballanır;
Dilimiz Mevlânın imiş,
Kuvvet kendinin, kullanır.

Çünkü Ona geçti, öter,
Nefesimden […]

Senin için bu gönül,
Yanar, eder tahammül;
Mânâda Sultân-iken,
Ediyor çok tenezzül.

Geçmez dimâğda tadımız,
Dâim söylenir adımız:
Acı devirler geçirmiş,
Cümle bizim ecdâdımız.

Aşkın eyliyor neler…
Sevdiği kalbi deler;
Olmayan gönül: tamu;
Tâbi’ olanlar güler.