Yârabbî, bu ne ateş?..
Tutuştu bütün kardeş;
Bu yolda fedâ oldu
Sayısız devletli baş.

Dumânı dâim kokar,
Çıkar, […]

Tamulara atsan, ayırma Yârab!
Beni reddeyleme, istemem sevap;
Gözüm görmez oldu bütün yazıyı,
Kaşını, gözünü eyledim […]

Sen yarattın, niçin dedin: günahkâr?
Ben bir kulum seni bildim bir Hünkâr;
Seni bilen nasıl […]

Dünyâya geldik ya, sâhip değiliz,
Ehli gaflet gibi garip değiliz,
Yuvamız hazırdır, burdan gidince,
Yaslandık biz […]

Bilinmedik olduk bizler,
Gaaib-oldu gelen izler;
Hacerül’esved mi acep
Bize bakan âhû gözler?

İdrâk etmez, bak, her […]

Ne kadar tatlı hayat…
Uğramasın hiç afât;
Gelse dünyâ âlimi,
Biçemez buna kıymat.

Yüzü, sanki âfitap,
Akıl, edemez […]

Yârabbî bu nasıl hâl?
Her şeyler bulur zevâl;
Bir bâzâr-ı âlemdir,
Sana ederler visâl.

Kimisi durur uzak,
Kimisi […]

Nerelerden geçer bu yol…
Tanrı ile birdir bu kul;
Bâzı olur, inkâr eder,
İsyân-eder, olur makbûl.

Bâzı, […]

Ey Cânânım, bizi eyledin delîl,
İşaret ederiz, görmüyor alîl;
Tanrılık davası edemez bir kul,
Hükümler istiyor […]

(Küllü hâlin yezûl) demiştir Ahmed,
Duyup hazmedenler, olmuştur ümmet;
Vicdanı uyanan, almıştır himmet;
Muhît değil midir […]

Şefkate muhtaçtır halk-olan insan,
Lûtfu çoktur, eyler Rahmânürrahman;
Dikenleri çoktur, geçilmesi zor;
(Sırat) dedikleri: bu fânî […]

Halk-eyledin bu cihânı,
Âmir ettin sen, insanı;
Sen mûhitsin cümle canı,
Hidâyet-eyle Allahım!

Kimisini ettin câhil,
Ağzındaki söyliyen […]