Gözlerimden çıktı, benim, mâsivâ,

Edince senin için âh,
Neler gizlemişsin, âdem kalbine…

Gözlerimden çıktı, benim, mâsivâ,
Anladım, bildim ki, hepisi hava…
Gözlerim olmuştur, (Zümrüd)e yuva,
Konanın, deprenmez, iki ayağı.

Âşık-olan bülbül, durmadan öter,
Ateşine yanar, dumanı tüter:
Efgaan-etmek için, nice gül biter…
Cihânı ışıtır canlı yaprağı.

Onu gören, eder, medh-ile senâ,
Durmaz, Îlân-eder, dâim dört yana;
Etlere bürünmüş, bakar o Suna,
Görenin, deprenmez, iki dudağı.

Siperini kurmuş, bakar bizlere,
Kıvılcımı atar, âşık gözlere;
Nasıl anlatayım, acep sizlere…
Mührü çözülenin, duyar kulağı.

Kendini eylemiş, her göze siper,
Çünkü öyle yapar, Mânevî Dilber;
Arzû eden ile, olur berâber;
Nurlara beliyor, bu dört bucağı.

Lâyık olanlara, ediyor himmet,
Aşkına düşenler, bilir mi gaflet,
Her kul edemiyor, ona cesâret,
Gaayetle yüksektir, (Yokluğun Dağı).

Tatlı canı, etti, bu (Emre) fedâ,
Bir kerre edince, o Güzel, edâ;
Saçlarından çıkar, yanınca, sadâ,
İki gözü, oldu, Seyhan Irmağı.

Nice bin denizler, o sudan dolar,
Öyle defînedir, nice bin hâl var…
Eğer âşık isen, niyâz et, yalvar,
Orada erisin, gözlerin yağı.

Zapteden: Müncibe Görgün.
Saat:19.10


21.4.1961