Seni gören eder berat, (1)
Arşı gezer hem katbekat;
Seni kim yakın görürse,
Kabul olur orda murat.

Muradına nail olur,
Her mekânda seni bulur;
Sana kim âşık olursa,
Her yanlardan edenğ (2) zuhur.

Fakat lâzım büyük sabır,
Âşık isen azminde dur;
Bu haller gayet tatlıdır,
Tadını almıyana zor.

Âşıktır bu tadı tadan,
Görenler geçer dünyadan;
Eğer ki o yüzü görsen,
Bilirsin: bu ömür bir an…

Sen bu ömüre güvenme,
Sen arslansın, kurda yenme, (3)
Aşk seni arşa çıkardı,
Nefse uyup yere inme.

Uyarsan yere inersin,
Nedamet aşını yersin;
Âşıksan o aşka yapış,
Sâkî sana bâde versin.

Sakinin şarabı “söz” dür,
Hakkı seyreylemiş gözdür;
Aşkı olmıyanı yakar,
Kudret eli tutmuş közdür.

Âşık ol, görünür Allah;
Kim ki görür, olur ferah;
Bu yüzü seyreyleyince
(Emre) gördü, buldu felâh.


(1) Berat etmek = beraet etmek, kurtulmak.
(2) Edenğ = edersin.
(3) Kendini kurda yedirme, kurt tarafından yenme. 18.3.1944