Ninni deyim, büyü, ey yavrum sana,
Büyü, hizmet eyle, güzel Vatana;
Murâdı karnında, kalıp durmasın,
İftihâr eylesin, seninle ana.

Gaayetle cesûr ol, bekle sınırı,
Sana teslîm olsun, milletin ârı;
Deden, târihleri, duydu, dinledi:
Tâ ezelden budur, Türklerin kârı.

Evvelden senindi, (Fas)la Ardahan,
Senden titrer idi, yanbakan düşman;
O al bayrağını, gören, korkardı,
Her kalb çırpınırdı: sanki bir hazan.

Eski vatanını, büyü de ara:
Garbı Tûnus idi, şarkı: Buhârâ;
Akdeniz hâkimi, derlerdi sana,
Gemine havuzdu, güzel Marmara.

Cihânı tutmuştu, bizim ünümüz,
Kılıçla olurdu, o düğünümüz;
Çadırı – çatmayı, teslîm alırdı,
Her nereye dönse, dâim yönümüz.

Yine öyle cesur, kanımız bizim,
Dâim kurban bekler, canımız bizim;
Her kulakta gizli, durmaz anılır,
Söylenir, duyulur, şânımız bizim.

Hiç mağlûbolur mu, kurd ile aslan?
Başları kalkarsa, dururlar dîvan;
Ölü değil, (Emre)! bu yavruların,
Diri kan vermiştir, bunlara Rahman.

Zapteden : Vasfiye Değirmenci
Saat:9.10 Bu doğuş, Emre, torunu Hakkı Mirici’nin salıncağını sallarken doğmuştur.


25.12.1952