Mevlânın takdîri, en büyük kader;

Gel, gör, beni aşk neyledi…
……………………………………………………………..

Mevlânın takdîri, en büyük kader;
Cüz’ü kullarından; küllü O eder;
Her teslîm olanlar, sefâ içinde;
Tanımıyan insan, eyliyor keder.

Bakıp da görende, kalmıyor azap,
Açılıp okunur, her gizli kitap;
Günâhı terkeden, nûra garkolur,
Meydana saçılır, en büyük sevap.

Nefsinde, tükenir, kalmaz eziyet,
Yüreğinde doğar, dürüstçe niyet,
Korku ile hüzün, yaklaşmaz olur,
Eğer kalmaz ise, kötü, kem niyet.

Dost, yüzünü açar, söyler: Bak, tanı!
Karışır yok olur, Onunla canı;
Dâim îmâr eder, yıkılmaz olur,
Ebedî duracak, (Gönül Vatanı).

İşte ona derler, (Cenneti Âlâ),
Rumûz ile söyler, kuluna, Mevlâ;
Bahçe ile bağlar: (İnsan Yüzleri);
Nurlara bezenir, yer ile bâlâ.

Bütün medhedilen, kendi bakışı,
(Kitâb-ı Kâinat): göz ile kaşı;
(Sidre-i Müntehâ), (Makaam-ı Ulâ):
Bakıp seyredenin, esrarlı başı.

Alıp da verilir, içinden, haber,
Gönlünden dinleyen, dâim berâber;
(Emre) kendisini, verince Ona,
Her şey fânî oldu, kaldı bir (Dilber).

Zapteden: Rûşen Mirici
Saat:17.00


2.3.1956