“Hâl” olur mu boşuna…
İbretle bakın şuna…
Hâl, kimine acıdır,
Bazı gider hoşuna.
Gerek, kuvvetli sabır,
Duyacaksan sâkin dur,
Sükût edip durandan
Zaman gelir doğar nur.
“Sabır”, ilim başıdır,
Dervişlerin âşıdır,
Mîrâca gidenlerin
Sadıkça yoldaşıdır.
Hep yürürler sabırnan (1),
Yola olurlar revan,
Sabırla mîrâc etti.
Muhammet gibi sultan.
Sabır olmuştur rehber,
Gece gündüz beraber;
O yolun yolcusuna
Mutlaka sabır ister.
Sabır perdeyi yırtar,
Ordan görünür “dîdâr”;
Sabırın defterini,
(Emre) elinde tutar.
(1) Sabırla, sabır ile. 4.8.1946