Görenlere birdir, alanla veren,
Ayrı dahî değil, görünen, gören;
Külliyyen yok olur, bu sırra eren;
Terâziler çekmez, bu ağırlığı…
Ne gidenler vardır, hem de ne gelen,
Ne ağlayan vardır, hem dahî gülen,
Bu, tek bir varlıktır, hiç yoktur ölen;
Terâziler çekmez, bu ağırlığı…
Bir nefes tahrîki, bütün yaşatan,
Muvâzene edip, döndürüp tutan;
Yıkılıp da gitmez, böyle bir vatan;
Terâziler çekmez, bu ağırlığı…
Elvanlar değildir, sâde (Bir Nokta),
(Fâil-i Muhtâr)dır, eylemez hatâ,
Evlât kendisidir, hem Büyük Ata;
Terâziler çekmez, bu ağırlığı…
Âşikâre amma, gözünen değil,
Durmaz târîf eder, sözünen değil,
Gözlerde hicâbı, bezinen değil;
Terâziler çekmez, bu ağırlığı…
Yetmişiki millet, değildir ayrı,
Ne bir şerri vardır, ne de bir hayrı;
Git! demişken, gel! der durmadan, Tanrı;
Terâziler çekmez, bu ağırlığı…
(Ruh!) diyen kendisi; dâim çağırır,
Duyan kulaklara, durmaz bağırır,
Bilmek istiyorsan, bu şişeyi kır;
Terâziler çekmez, bu ağırlığı…
Zerrelerle, külle, kendi berâber,
Kendisi veriyor, alıyor haber;
(Emre) yok olunca, meydanda (Dilber);
Terâziler çekmez, bu ağırlığı…
Zapteden: Neş’e Emre
Saat:19.30
1.12.1954