Gelsin diye eder el,
Bırakmaz arzû emel,
Ey Cânânım imdât-et;
Yere vurmadan ecel.

Helâk olmadan beden,
Kurtar bizi tövbeden,
Âşk gelip sarmayınca;
Yine nefis diyor: ben!

Kur’an diyor: (faktulû!),
Nice ayetler dolu,
Nârından halâs-eyle;
Sana yürüyen kulu.

Kötülükten alır tat,
Bilemez eder feryat,
Birbirine edemez;
Senden olmazsa imdat.

Konuşur gaflet sözü,
Ona dikilmiş gözü,
Sana dönünce (Emre)!
Ateşe düştü özü.

Zapteden: Suzan Köymen


14.09.1968