Şen etmeğe verdin dil,
Senindir, benim değil;
Ezelden, rızkımıza,
Bize Sen oldun kefîl.
Sana denildi Rezzak,
İnanmıyanlar, ahmak;
Gıdâyı yetiştiren:
Toprak ve yeşil yaprak.
Anlıyan, çekmez azap,
İşiten, duyar hitap;
Seni seven, istiyor:
Yüzünden kalksın nikab.
Seyretsin kana kana,
Gıdâ verirsin cana;
(Ve nefahtü) dedin sen,
Lâyık olan insana.
Dirilir kim ki duysa,
Bekler (Maakam-ı Îsâ);
Sonra (Makaam-ı Mahmûd),
Mânâ (Mescid-i Aksâ).
Dile gelmenin sonu:
(Emre) metheyler onu;
Anlayınca, eğildi
Secde için boyunu.
Zapteden: M. Görgün.
Namrun, Saat:16.00
14.8.1963