Açıldı gözlerîm, sana bakarım,
Gayre nazar-etse, onu yakarım;
Kalbimin ateşi, tutuştu, yanar,
Mânevî buruna, durmaz, kokarım.

Akıllar ermedik esrâr-eyledi,
Evvelâ yok-edip, bir vâr eyledi;
Cism-i lâtif-olan Cibrîl-i Emîn,
Geldi kendisine, süvâr-eyledi.

Dâim (Hay) olana, ettirdi vuslat,
Zât-ile bir-oldum, kalmadı sıfat;
Bilmem nere gitti, benliğim benim?
Yoktan zuhûr-etti, ebedî necât.

Tekrâr vâr-olmayı, aslaa dilemem,
Beşer yüzü ile bildim, gülemem;
İrâdelerimi, aldı elimden,
Hâl-i istiğraktan, geri gelemem.

(Âyet-el Kürsî) nin mânâsı oldum,
Nice feleklerin içine doldum;
Benliğim eridi, akan su gibi,
Vahdet deryâsında, ben beni buldum.

Baktım: her olanlar, emr-i Hudâdır,
Nereden çıkarsa, Rabdan sadâdır;
(İnnâ lillâh) sözü çınlar kulakta,
(Emre) ayıkırsa, Ona fedâdır.

(Ve innâ ileyhi), bildim, (râciûn),
Bana emredildi: Benlikten soyun!
Hayat elde iken, eyledim kurban,
(Men arefe nefseh), ne bilsin koyun…

Verilen emirler, hep insanadır,
(Emre)! duydu isen, bütün sanadır;
Nefsini bilenler, Rabbını bilir,
Cümle giden yollar, o Rahmânadır.

Zapteden: Müncibe Görgün.
Namrun, Saat:13.00


17.4.1963