Bu aşk bana ne yapar:
Gözüme eder par par;
Ben ondan ne umarken,
Gönlümü yere çarpar.
Şikâyet-etsem, kime?
Bilmem hangi hâkime?
Acep nasıl kıyıyor
Ben gibi bir mahkûma?
Her yerde etti zelîl,
Bildim, ne çekti (Halîl)…
Zerreler, gözüm iken,
Göremez oldum, alîl.
Dinlemez feryâdımı,
Vermiyor murâdımı;
Âleme îlân-etti,
Bed anarlar adımı.
Kelâm-ile taşlarlar,
Kötü söze başlarlar;
Kazan-olmuş gözleri,
Kaynıyarak haşlarlar.
Bildim, yabandan değil,
Haktan: Şeytandan değil;
Sevdiğine söyletir,
Takvâ insandan değil.
Böyle, ötedenberi,
Hakikatin eseri;
(Emre)! arkaya seyret;
O Emîn Peygamberi.
Çalış, ona ol ümmet,
Râzı ol da, al himmet;
Şefkati Haktan iste,
Zâlimde yok merhamet.
Nekadar vardır misâl..
Anlıyan, eder visâl;
İyiye ve kötüye
Seyreyle de ibret al.
Cümlesi, olmuş me’mûr:
Mazlumlar ile mağrur;
Gece ve gündüz gibi,
İkisi de denk durur.
Kabûl-eyle, gel keyfe,
Yönünü dön hedefe;
(Emre)! sakın kapılma:
Nefsin arzûsu: cîfe.
Zapteden: Müncibe Görgün.
Saat:19.30
10.3.1963