Senden başka yoktur, bizlere sâhip.
Neye tutulursak, ediyor tâkip;
Bilenler biliyor, bilmiyen bilmez,
Hakîkat, söylense, gelir acâip.
(El-veledü sırrı-ebîh) demiştir;
(Tabîat) derler ya, böyle bir iştir;
(Bir karış yol)derler, gaayetle uzak;
Sana sâdık-olan, varıp ermiştir.
Kâmilin yavrusu, oluyor kâmil,
Câhilden üreyen, oluyor câhil;
Kulağı kapalı, nasıl işitsin,
Cümle peygamberler, döker ise dil…
Görüp bilmek için, emek lâzımdır,
Gönül gözleriyle görmek lâzımdır;
Bu secde-i Rahman, olur Âdeme,
Eylemek için de, melek lâzımdır.
Âşık-olmak için, îman lâzımdır,
Bir ân-için olmaz, zaman lâzımdır;
Dürülü bükülü Kitap, göstermez,
Mevlânın yazdığı Kur’an lâzımdır.
(Emre)! sen söyledin, eyle tahammül,
Ona hazır-olsun, sendeki gönül;
Senin kalbin olmuş, bir timarhâne,
Çabuk ıslah-eyle, ondan sonra gül.
Zapteden: Müncibe Görgün.
Namrun, Saat:10.00
1.9.1962