Bu dünyâya gelen, garip…
Uyananlar, arar sâhip;
Resmini çekiyor taşlar,
Zerreler, olmuştur kâtip.
Haberin olsun hâlinden,
Seni görür dâim Sultan;
Nefsin arkasına uyma,
Yüzünü seyreyle, utan.
Gözünden, bir hâlin geçmez,
Rahîmdir, kimseyi seçmez;
Burda canı teslîm-eden,
Ecel Şerbetini içmez.
Sevgisidir: âbıhayat;
Ayıkanlar, verir kıymat;
Eğer, (vücut benim!) dersen,
Birgün çürür, olur berbat.
Bâzı bâzı çık içinden,
Anla da, leşe, deme: ben!
İbret ile bak cihâna,
Kime bâkî kirli beden?
Bütün düşmüşler toprağa,
Tepeleniyor ayağa;
Aşka bürün, eser bırak,
Çalkalasın dört bucağa.
Düşmandır gezdirdiğin kan,
Muvakkat verilmiş ihsan;
İyi, kötü, söylenecek,
Ne bırakırsan, arkandan.
(Emre)! lâzımdır iyilik,
Temiz huya, ol sen sâlik;
Elinden hiçbir şey gelmez,
İrâdene Allah mâlik.
Zapteden: Müncibe Görgün.
Namrun, Saat:19.00
12.4.1961