Dâvet-etti Hayrânımız,
Ona doğru revânımız;
İnsan gözüne görünmez
Aşk içinde devrânımız.
Akıl ermez-oldu bize,
Gözler görmez-oldu bize;
İki dünyâdan ayrıldık,
Lezzet vermez-oldu bize.
Fenafillâh ahbabımız,
(Ledün) söyler Kitabımız;
Dâim gözlerden içilir
Bakış ile, şarâbımız.
Gönlümüz, oldu meyhâne,
Hiç yıkılmaz bir kâşâne;
Bakışımız: (Dost Kandili);
Gelir de bekler, (Pervâne).
Yağsız, yapıyor o, ışık,
(Arş) ile (Kürs)e bulaşık;
Yüzünü çevirir, bizden,
Cîfe tadına alışık.
Eğer âşık olsa döner,
Karanlık mumları söner,
Parlıyor (Emre) yüzünden,
Candan geçip görmek, hüner.
Zapteden: Fehmi Görgün.
Mersin, Saat:9.40
25.10.1960