Seni seveliden, bitti karârım,
Derdin dermânını, kime sorarım?
Gözümde, gönlümde kurmuşken mekân,
Kendimi kaybedip, gine ararım.

Bulur da severim, ben kana kana;
Böyle vâdeyledim, ezelden, Sana;
Gözümün şavkını, eyledim taksîm,
Ben beni unutup, bana bakana.

Kaşın ile gözün, seyrânım benim,
Fenâfillâh eden Hayrânım, benim!
Benlikten kalmadı, birtek bir gubâr,
Acep nere gitti, bu canım benim?

Uyanır, ararım, daşınan dağı,
Gözüm görmez oldu bahçeyi, bağı;
Gözlerimin yaşı, oldu bir nehir,
Benden ibret alsın, Seyhan ırmağı.

Kalbimin kanından, nehirler dolar,
Bütün boyanmıştır, deryâlar, sular…
Durduğumuz dünyâ, olur bir tûfan,
Yüreğimin kanı, her yana dolar.

Zaptedemez oldum, söyleyen dili,
Bizi bilmiyenler, diyorlar: deli!
Her hareket eden, oldu bir Leylâ;
Hâlimi anlasın, gelsin Fuzûli.

Cevlân-eylediğim, Kerbelâ değil,
Etler ile tenden, o Leylâ değil;
Ayaklar altında, gezer (Kaf Dağı);
Gönül bahçesidir; bu yayla değil.

Göz ile bakılsa, yolu görülmez,
Sağlar ile solu dolu… görülmez;
(Emre)nin gözünden bakan, Kendisi:
Cemâlinden başka, kulu görülmez.

Zapteden: Müncibe Görgün.
Namrun, Saat: 18.00


17.6.1960