Bundan sonra nedir, benim kaderim?
Gelir, yakar, dönüp dönüp, kederim;
Hiç üzmeyin, birgün olur, bu yolda,
Kapısını açar, geri giderim.
Tâkîbeder döne döne, dert ve gam,
Dayanmıyor terkîbolan bu âzâm;
Anlatırsam ben esrârı, bozulur
Ezelîden takdîr olan O nizam,
Saklamaya her gözlerden, mecbûrum;
Çok ağırdır bilenlere bu durum;
Şükür olsun, mahrûm etmez tecellî,
Bildirmektir âşıklara, hep zorum.
Anlamakla hem anlatmak çok zordur,
Meğer ola, gözden ede O, zuhûr;
Ne giden var, ne gelen var, ne duran…
Perde olmuş bilmiyene bu gurur.
Kendi vermiş, neyliyelim, nidelim…
Sükût etsem, durdurmuyor bu dilim;
Bindebiri kurtulmuştur elinden,
Dâim söyler: yakın olsa ecelim!
Gören kimdir, duyan kimdir bilinmez,
Benlik dağı, kolay kolay delinmez;
İşit (Emre)! bu âleme, kolayca,
Öldürmeden bu benliği, gelinmez.
O tutuyor ayak ile kolunu,
O kesiyor yürüyenin yolunu;
Her bilenler böyle söyler, kor, gider:
Yakmak lâzım gömleğini, çulunu.
Zapteden : Rûşen Mirici
Saat: 18.40
16.3.1954