Bu, uykudan kurtuldu,
Uyanıklığı buldu;
Gözleri açılınca,
Bu da uyanık oldu.

Bilir, kimler uyanık,
Hak için bağrı yanık;
Bu yollarda kim yanar,
Olur aşka dayanık.

Eder aşka tahammül,
Etmez cana tenezzül;
Bu yola, böyle lâzım…
İster ağla, ister gül…

Baş ile dolu “Belde”… (1)
Hiçbir şey yoktur elde…
Birçokları can vermiş,
Kemik dolu bu ilde. (2)

Âşıksan, bu candan geç;
Yanar isen, olmaz geç; (3)
Bu Dilberi sevenler,
Mutlaka olmalı hiç.

Yok olmalı mutlaka,
Getirirler bu bağa; (4)
(Emre), kuru söz deme,
Zordur, yetiş bu çağa.


(1) ve (2) Hakikat beldesi, kesilmiş, feda edilmiş başlarla, kemiklerle doludur.
(3) Aşk ateşine düşer, yanarsan bu yolda geri ve geç kalmaz, menziline çabucak ulaşırsın.
(4) Yok olanı mutlaka bu güzel bahçeye getirirler. 5.9.1943