Biribirisine, benzemez, bir kul;
Herbirisi tutmuş, yürüyor, bir yol;
Bir ucu dayanır, mutlakaa sana,
(Gaffâr) ismin vardır, edersin kabûl.
Acep ne olacak çeşitli millet?
Ayrı görmek, olur, görene, illet;
Bilen, bir bakıyor, güneş misâli,
Yanlış görenleri, tutuyor haset.
Sana yaklaşanlar, bir can görüyor,
İçini seyredip, üryan görüyor;
Ehli gafletleri, tutar sıkıntı,
Yüzüne bakmayıp, Şeytan görüyor.
Rahmetin pek çoktur, lûtfet, bağışla,
Hepisi yürüsün, açılmış yola;
(Emre)nin recâsı: kapansın tamu,
Yarattığın kullar, cennete dola.
Bütün hikmetlerin, insan iledir,
Her verdiğin hayat, Rahmân-iledir;
(Mânâ) dedikleri, kapalı sandık;
Açan anahtarı, (İrfân)-iledir.
Zapteden: ?
Saat: 19.30
4.2.1959