Bir derin hâle düştü can
Tarif etmek olmaz imkân;
Bu bir tükenmez devlettir,
Zuhur etmiyor her zaman.
Bütün âlemi doldurur,
Eğer bu hal etse zuhur;
Gamdan eylerse tecelli
Nur iki âleme vurur.
Hacet kalır mı Cibrîl’e,
Dost ile olana bile? (1)
Postaya ihtiyaç olmaz;
Dense, kopuyor velvele.
Duyanlara olur zarar,
Gösterirsen, eder inkâr;
Bir zerre aşkı olanlar,
Hâli ile eder ikrar.
Dostun kokusunu alan,
O âleme atıyor can;
Hâl tarife gelir mi hiç…
Koksa, solar gül ve reyhan.
Bütün elvânı soldurur,
Rengini mat eder durur;
Eğer o çiçek açarsa
Güneşe şavkını vurur.
Gıdayı verir güneşe,
Sonra şavkı yere düşe;
(Emre) onun için ferah:
Bu hâl verilmiş dervişe.
(1) Bile = beraber. 13.7.1946