Biliniriz güle güle,
Görünürüz bizler böyle;
Çıkarsa bizden kıvılcım,
Bütün kuşlar gelir dile.
Mânâ söyler dâim dili,
Ledün yazar onun eli;
Dönersek dünyâdan yönü,
Unuturuz biz eceli.
Ebedî oluruz diri,
Seyreyleriz dâim (Bir)i;
Mevlâ, bize göndermiştir
Kendi için, çok rehberi.
Yeter, biz bakıp görelim,
Hayâtı ona verelim;
Onun bizlerden isteği:
Bir şey değil, (Kalb-i selîm).
Bu imiş aşkın ilâcı,
Meyvalı Tûbâ ağacı;
Bütün gıdâ ordan gelir,
Onun var mı ihtiyâcı…
(Emre)! gözünü aç da gör,
Zannın seni bırakmaz hür;
Demedi mi Pîrler Pîri:
(İbâdettir hep tefekkür)?
Bütün bilgi, aşktan doğar,
Tefekkürden çıkar Gaffar;
Âşık olan, anlayınca,
Ağlıyarak ediyor zâr.
Zapteden: İhsan ve Neclâ Yöntem, Kadriye Darendeli.
İstanbul, Saat:12.30
Not: Bu doğuş söylenmeğe başlayınca, Avni Yöntem’in evindeki 30 kadar bülbülden bir kısmı hep birden ötmeye başlamış; ötmiyenler, sonra ölmüşlerdir.
16.11.1958