Bahseyledi Leylâdan,
İçimize doldu kan;
Aşk şarabı ver, içem, (1)
Ayılmayım Yaradan!
Seni sevdim bayıldım,
Sevilmedim, ayıldım;
Ben büyük derya iken
Damla olup sayıldım.
Mecnun Leylâyı seve, (2)
Çöle götüre (3), deve;
O Mecnun, Leylâ için
Hasret olmuştu eve.
Sürüldü diyar diyar,
Gezerdi leylü nehar;
Aşk giderse kış gelir,
Sonra da olur bahar.
Gönülde açar çiçek,
Süzülür sanki ipek.
O, kokar âşık için,
Nâdan! sen elini çek.
El sunsa yanar nâdan,
Koku bilir mi hayvan…
Âşıklara lâyıktır,
Hazır olmuş gülistan.
Giremiyor her insan,
Aşkta olmazsa sultan;
O çiçek ehlinindir,
Nâdan! geri dur, utan!
Hazır olmuş Halil’e,
Geziyor (Emre) ile;
Âşışık gülüstanı
Ateş görünür ele (4)
(1) İçeyim.
(2) Sevsin, sevmeli.
(3) Götürsün.
(4) El = başkası, yabancı. 13.1.1945