Aşka düşerse gönül
Her yanlardan kokar gül;
Bu aşka düşmek için
Etmek lâzım tenezzül.
Buna her güç yeter mi?
Varmıyan gönül er mi?
Gönül toprak olmazsa
Orada gül biter mi?
Aşk orda kurar mekân,
Orda görülür Sultan;
O mekânı görenler,
Şaşırır, olur hayran.
Canından kalmaz eser,
Daim görmeyi ister;
Varlık denen vatandan,
Dilber, hasettir, (1) küser.
Varlıktan bırakma iz,
Varlık bizim neyimiz?..
Eğer aşka düşersek
Bizi yıkar o deniz.
O denizde dolu kan,
Cesur ol, sen ol üryan;
Orda olursun temiz,
Canını at da yıkan. (2)
İşte o (Havz-ı Kevser)…
Orda yıkanmak ister;
O havuza gir de çık,
Haydi kendini göster.
Yıkanan olmaz helâk,
Böyle buyurmuştur Hak;
Orada ateş dolu,
Yürüyemez her ayak.
Can gözünü aç da bak,
Hak dedi “seni bırak!”
(Emre), o yüzü seyret,
Güneşten daha parlak.
(1) Halk ağzında “hasûd” yerine “haset” kullanılır.
(2) Canını terk et de yıkan.
15.7.1944