Kim ki Rabbini bildi,
Bütün kuvvet verildi…
Cânân! senin ışığın
Yeryüzüne serildi;
Kim görür, üryan olur,
Zerre iken kân olur;
Zaman gelir, hâlimiz
Âleme ilân olur.
Secde eder her âlem,
Takdir eyledi Mevlâm;
Ateşe düştü, yanar,
Seyreyleyin, her âzâm.
Canım ateşe kesti, (1)
Dost ilinden yel esti;
Sadık âşık olana,
Bu bir kuş dilidir, de. (2)
Durma, ehliyle konuş,
Bu dilden bilmez her kuş;
Gökte uçan kuşlara
Olur mu iniş yokuş…
Birdir ona her taraf,
Süzülmüş, olmuştur saf;
Kim bu yolda saf olur,
Her sözü olur Mushaf.
Onu âşıklar okur,
Alır da meydana kor;
Onu her el tutamaz:
İbrahim girdiği kor. (3)
Onu bilir saf yürek,
Ona tam âşık gerek.
Hakka yürüyeceksen,
Yürü de seni görek. (4)
Göreyim, yan da ol nur,
Aşk senden etsin zuhur;
Burada sabredersen
Sana tutulur huzur.
Gönlün olur ziyaret, (5)
Her yana edenğ (6) himmet;
(Emre)! kurulmuş kanun;
Böyle buyurdu Ahmet.
(1) Canım baştanbaşa ateş oldu.
(2) Bu, bir kuş dilidir, bunu ancak sadık âşıklara söyle.
(3) Kor = Ateş.
(4) Görek = Görelim.
(5) Ziyaretgâh, türbe mânasına kullanılmıştır.
(6) Edenğ = edersin. 24.5.1944