Birgün olur, beniz solar,
Toprağa dökülür, ular; (1)
“Benim!” dediğin vücuda
İkrah ettiğin kurt dolar.
Gözünü aç, bu hâl çetin,
Kokularla dolar etin;
Geldiği ellere gider
Seni söyleten kuvvetin.
Göğden olur birçok delik,
Darmadağın olur kemik;
Birbirinden ayrılınca
Toprağa dökülür ilik.
Her sözü söyliyen dudak,
Eğer şimdi demezse Hak,
Âbı zülâl akıtmazsa
Onu da bend eder toprak.
Dışarıda kalır dişler,
Tabiat, hâlini işler;
Gafil olan gözler görmez,
Söyler duyar Hak dervişler.
Onlar burda okur ilim,
Bulur Hakkı, olur teslim;
(Mûtû kable en temûtû!)
Âşıkları eder salim.
Onlar cana etmez minnet,
Onları aldatmaz ziynet;
Onlar canlı cenazedir,
Avara (2) eylemez cennet,
Hiçbir hal olamaz mânî,
Bilmezler canı, cihanı;
(Emre), her varlığı unut,
Sen diri olanı tanı.
(1) Ulmak = çürümek.
(2) Âvâre. 14.9.1946