Gönül olmadan viran,

Mâdem kızım, sen eyledin tenezzül,
Seni bilmez kendi canını bilen

Gönül olmadan viran,
Bu haller olmaz seyran;
Gönül gözü görmezse
Nasıl olunur hayran…

Fakat çok ister sabır,
Sabırdan eder zuhur;
Gönüller definesi
Sabır ile bulunur.

Lâzımdır çok (kanaat),
(Hırs) ı etmeli azad;
Arkasından (kin)i de…
(Gadap) denilen, afat… (1)

Olmamalı hiç (gurur),
Gururdan kurtulmak zor;
O zalimden geri kaç,
Seni yerlere vurur.

Mutlaka bir (hâl) lâzım,
Her daim ister (azim);
(Teslimiyet) olmazsa
(İlim) edilmez hazım.

Öğrenmek lâzım ilim,
Bilenler olur salim;
İlim öğrenmek için,
Demek lâzım : cahilim.

(Tekebbür) neler eyler,
Durmaz kendini söyler,
Nice nice ârifin,
Söyler, kalbini döğer.

Aman o zalim gaflet…
Haktan istetmez himmet;
Halbuki (mihnet) lâzım,
Bilmez de ister (izzet).

Buradan (aşk) geçirir,
Geçmeğe destur verir;
(Emre), sen suçunu bil,
Sükût et, kabına gir.

İstanbul:


(1) “Âfet” kelimesinin halk ağzındaki şekli. 10.12.1944