Durmadan döner devran,
Ne zaman var, ne mekân…
Dünyâ, benzer fenere,
İçinde yanar (İnsan).
Her yere yapar ışık,
Onu seyreyler, âşık;
(Rahmeten lil’âlemîn):
Her yüzlere bulaşık.
Affeder bütün suçu,
Şavka boyar her burcu;
Bir ucu kendindedir,
Bize bağlı bir ucu.
Yaklaşınca yanına,
Tutulduk ceryânına;
Kim ki döner yüzünü,
Karışıktır kanına.
İşte bu, kâmil îmân;
Arkasındadır (irfan);
Varıp temâs-etmeyen,
Âdeme benzer hayvan.
Benzemiştir her dîne,
Geziyor döne döne;
Bu (Emre) âh edince,
Delîldir, düştü öne.
Zapteden: Emine Başman.
Namrun, Saat: ?
15.4.1960